İnsan hayatında, toplumda, evrende hicbir şey yeni değildir. Öyleyse düşünürlerin her birinin yeni şeyler söyledikleri iddiası nereden güç alıyor? Eski dünyaya icat çıkaranlar kimlerdir? İnsan rahatını ne zaman kaybetmeye başladı? İhtiyaçları artıran kimlerdir? İmkanların artmamasını isteyenler kimlerdir? İnsanın en önemli varlığı niçin aklı ile düşünebilmesidir. İnsanın asli görevi nedir? Dünyayı süslemesinin hikmeti ve sebebi ne olabilir? Diğer varlıklar insana nispeten nasıl bir görevi üstlenmişlerdir. Çevre dediğimiz dünya ve evren canlıların gözünde nedir? Dünyanın ve evrenin varlığı ile insanın varlığı arasındaki bağlantıları ve sebep sonuç münasebetini nasıl düşünürsek gerçeği çağrıştırabiliriz? Gerçeği gerçek yapan bizim duyularımız mıdır? Yani gerçek demek, neye göre gerçektir? İnsan bir gerçektir diyorsak, onun varlığını kabul etmek yeterli midir? Yoksa insan da varlığını ve düşünen canlı ve mükemmel bir yaratık olduğunu yaptıklarıyla, hayatı, sözleri ve teklifleriyle, gerçekleştirdikleriyle bize göstermesi gerekmez mi? Gözlerimizle görmemiz mi gerek bir gerçeği ispat etmek için, başka delile ihtiyaç duyulmamalı mıdır? Gözlerimizle göremiyor, ellerimizle dokunamıyorsak yok mu sayacağız? Kusursuz bir değerlendirmenin unsurları bizi nereye doğru sevk etmektedir? Her şeyi bilmenin mümkün olmadığı dünyamızda mekan ve zaman değiştiği halde, değişmeyen hakikati bulmanın yollarını gösteren gayret ve eserleri bilim yolunda atılmış isabetli adımlar olarak görmeyi de hakikatin yol arkadaşı olarak kabul etmemiz gerekmez mi? Öğrenmek ve onun temelindeki merak hangi sebeplerin insan gönlüne düşürdüğü meyvelerdir? Öğrenmek merakı bilimsel düşünceyi zaruri hale mi getiriyor? İnsan bu yola girince, önüne çıkan zorlukları yenmenin imkanlarını hazırlayan, bulan bir mekanizmayı kuramadıkça, bilim beklenen yükselişini ve gelişmesini sürdürebilir mi?Bilinmeyenlerin artması hatta bir yerde düğümlenmesi, gözlerimizin önündeki gri tablonun daha da kararmasına sebep olmayacak mıdır? Aydınlık bir dünyanın kurulmasına katkı sunan insanlar ne bahtiyar insanlardır…